ABS Nedir?
Araç kullanırken en önemli unsurlardan birisi de güvenliktir. Trafik kazalarının önüne geçilmesi, kaza anında veya sonrasında insan hayatını en az riske atacak düzenlemeler yapılmalıdır. Ek güvenlik önlemleri alınmalıdır. Sadece otomobil firmaları değil sürücülerin ve yayaların da bu konudaki hassasiyetleri en üst düzeye çıkarılmalıdır.
Araçlardaki motor seçenekleri güç performans olarak sınırlandırılmalıdır. Otomatik vites ya da düz vites araçların yeterli güvenlik önlemleri olmaksızın trafiğe çıkmalarının önüne geçilmelidir. Özellikle otomatik vites kullanımının getirdiği rahatlık, düz vites kullanımının getirdiği dikkatsizlik sürücüler için tehlike teşkil etmektedir.
Trafikte sürüş esnasında dikkatsizlik, kural ihlali veya doğal şartlar ve afetler bizleri zora sokabilecek etmenler arasındadır. ABS fren sistemi de bu zora sokacak ihtimalleri göz önüne alan mühendisler tarafından geliştirilmiştir. ABS’yi ‘’Kilitlenme Karşıtı Fren Sistemi’’yani anti blokaj fren sistemi olarak dilimize çevirebiliriz.
Otomobil yolculuk esnasında belli bir devir halinde ilerler. Bu devri manuel şanzımanlı araçlarda siz, otomatik şanzımanlı araçlarda araç tam otomatik veya robotize şanzıman sayesinde kendi başına yapmaktadır. Motorun tekerleklere verdiği güç sayesinde tekerlekler de belli bir sayıda devir içinde dönmektedir. ABS fren sistemleri bu devri öncelikle sensörler yardımıyla kontrol eder. Çünkü aracın o devirden çıkmaması gerekmektedir. Her hız için her yol koşulu için belli bir devir ve hassasiyet bulunmaktadır. Hassasiyetin getirdiği noktalarda araçta kayma da meydana gelebilmektedir.
ABS sürücüye öncelikle aracın kontrolünü elinde tutmasını sağlar. Belli devirde dönen tekerlekler ani yavaşlama da devir sayısını azaltır. Haliyle bu azalma sensörleri harekete geçirir. Uyarı alan sistem mekanizmayı devreye sokar. Burada mekanizmanın yaptığı iş frenlere gelen basıncın düşmesini sağlamaktır. Çünkü düşük devirde dönen aracı yüksek fren basıncıyla frenlemeniz istenmeyen sonuçlara sebep olabilir. Tekerler devirleri hızlandıkça ve büyüdükçe sensörler bu durumu algılar ve fren basıncı arttırılır. ABS, frenleri saniyede 18 defa kadar pompalar. Birden arttırılmamasının sebebi aracın kontrol altında tutulmasıdır.
Yavaş fren basıncı ile araç kontrolden çıkmamaktadır. Birden fazla fren darbesi ile araç devri düşürülüp istenen devire getirildiğinde sistem durmaktadır. Bu çalışma anında fizik kurallarının dışına elbette çıkılmamaktadır. O yüzden sürücülerin de belli hız limitlerini zorlamamaları gerekmektedir. Çeşitli savunma ve sanayi dallarında kullanılmaya başlanan ABS; otomobil sektöründe 1978 yılında Mercedes-Benz S-Serisinde daha sonra da BMW 7 Serisinde kullanılmaya başlanmıştır. İlk ağırlığı 6 kg gibi rakamlara ulaşabilen ABS günümüzde ortalama 2,5 kg dır. Maliyetinin düşürülmesi ve teknolojinin ilerlemesi ile birlikte her araçta kullanılmaya başlanmıştır.
Biliyor musun?
ABS, Eylül 2013'ten sonra ABD'de satılan tüm otomobiller için zorunlu bir özellik haline geldi.
ABS'nin Avantaj ve Dezavantajları
Avantajları
Islak veya buz gibi bir yüzeyde durma özelliğini artırması. ABS lastiklerinizin kilitlenmesini engellediğinden ıslak zeminlerde fren yaptığınızda durmanızı kolaylaştırır.
Kayma ve çarpmaları önleme olanağı. ABS bir otomobilin çekişini korumasına yardımcı olduğu için, çarpışma olasılığını büyük ölçüde azaltılır.
Daha az mesafede durmayı sağlaması. ABS’li araçlarda kilitlenmeyen frenler fren mesafelerini en aza indirmektedir.
Dezavantajları
Artan masraflar. Tekerleklerdeki sensörler sürekli kontrol gerektirdiğinden bakım maliyetleri nispeten artar. Sensörlerin zaman zaman yeniden kalibre edilmesi gerekebilir.
Aracın elektronik sistemindeki komplikasyonlar. ABS'nin bir otomobilin elektronik sistemine eklenmesi, sistem hasarı şansını artırabilir.
Tutarsız durma mesafeleri. Farklı sürüş koşullarında farklı yol yüzeylerinde mesafelerin durdurulması söz konusu olduğunda, ABS'nin frenleme kabiliyetin de tutarsızlıklar gösterebilir.
Yorum Gönder